Çok güzel çizilmiş değil mi?
Tesettüre girdiğim ilk günü hatırladım....Kış mevsiminin son günlerdiydi..doğru düzgün tesettür kavramını bilmiyor tenimi örtebilecek giysiler giyerek sokağa ilk çıkışım..
Ayağımda kalın çorap,topuklu çizmeler,diz boyunda modern bir trençkot..
Başımı doğru dürüst bağlamayı bilmiyorum yine de bu halimle bile ruhumun pamuklara sarıldığını hissediyordum..
Zaman geçtikçe ve mevsim değişince kılık kıyafetimin değeri daha da çok karşıdan nasıl görünüyor düşüncesi içimi rahatsız etmeye başladı..
Böylece kendime iyi bir 'tesettür alışverişi' yapma çabasına girdim..
Şalımı bonemi,bluzumu eteğimi,ayakkabımı çantamı birbirine uyumlu olarak giydim..
Bir kaç yıl bu şekilde dolaştım durdum..
İnternetten farklı şal bağlama modellerini uygulayarak sokağa her çıkışımda nefsimin havalara girdiğini,bu görünümden zevk aldığını anlayamıyordum..
Ta ki karşıma bir gün komşumun iki küçük kızıyla karşılaşana dek..
-Büyüyünce ben de senin gibi giyinmek istiyorum Sevgi abla dedi ikisinden biri..
Eve gidince iyice aklıma takıldı bu söz..günlerce aklıma takıldı..aylarca ve nihayet yıllar geçmiş olmasına rağmen bu sözü asla unutamadım..
O kızların gözlerine kazınan ve özenti uyandıran bu halim Allahın örtünme emriyle gerçekten uyuşuyor muydu?..
Dış görünüşüm bu küçük kızları etkilemişti evet..ama bu etkilendikleri vermek istediğim mesaj değildi..
Kendilerine güzel bir giyim tarzı olarak görünen aslında benim 'kapanma'diye adlandırdığım ise burada bir yanlış vardı..olmalıydı..var dı da sonuçta..
Allaha hamdolsun ki yavaş yavaş tekrar okudum tesettür ayetlerini..
Dışarıya çıkarken
dış örtümü almam gerektiğini,baş örtümü
göğsümün üstünü örtecek şekilde bağlamam gerektiğini,topuzumun
boyumu uzatmayacak şekilde olması gerektiğini,topuklu ayakkabılardan ve parfümden tamamen uzaklaşmam gerektiğini,
vucüt hatlarımı gösteren giysi pardesü manto ferace dahi olsa benim kaç kiloluk bir gövdeye sahip olduğum dış örtülerin
tesettür kavramına uygun olmadığını anladım..
Dün Facebook'ta yukarıdaki resme rastladım..
TESETTÜR BİR MAKAMDIR SEN HANGİ MAKAMDASIN diye bir soru soruluyordu..
Kademe kademe her birini inceledim,artık rahatlıkla 8 numarada olduğumu söyleyebilirim...olabildiğince vucüt hatlarımı göstermeyen olabildiğince beni bana mahsus ve eşime mahsus kılan giysi ile dolaştığımı görerek her ne kadar dışarıya çıkarken onlarca şeylden vaz geçmiş olsam kadın olarak gördüklerime zaman zaman özennsem giymek takmak istediğimi fark etsem bile belki Rabbim Cennette istediğim bedene istediğim giysiyi giymeyi nasip eder diyerek mutluluğumu tarif etmek nerdeyse imkansız dostlar..
Artık biliyorum ki beni gören 'merhaba'dan önce Selamün aleyküm demeyi tercih ediyor..
Artık biliyorum ki yanımda yürüyen beni değil kendini sorguluyor.
Artık biliyorum ki bu seçimi yapmakta özgürdüm..
Artık biliyorum ki beni görene görüntüm Allah'ı hatırlatıyor..
Artık biliyorum ki..Ben bir inciyim..ben bir mücevherim..ben çok kıymetliyim..Ambalajım bu yüzden..
Kusursuz bir iman muhteşem bir teslimiyet izlenimi bırakmak değil çabam..asla mükemmel olamam asla kusursuz bir şekilde kulluk edemem..ama elinden geleni yaptın mı? sorusuna gönül rahatlığı ile cevap verebileceğimden artık eminim..
Çabam bu tesettürün içini bu niyetin ve eylemin hakkını vermektir..tesettürsüz olduğum tek başıma kaldığım zamanlarda bile temiz olabildiğince Rabbimin istediği gibi davranmak ve yaşamaktır..örtünmekten daha zordur bu bana göre..
Evet..
Elimden geleni yapmaya çalışıyorum Rabbim..
Senin rahmetine ve merhametine sığınarak..günahlarım ve hatalarımla huzurunda bulunarak..affedileceğimi ümit ederek..bu hakkı kullarına tanıdığını bilerek..